Ebü’l-Hayr el-Aktâ hazretleri, Mısır’ın büyük evliyasındandır. Aslen Mağripli olup doğum târihi bilinmemektedir. Sonradan Şam sâhil beldelerinden Tinat’a yerleşti. 960 (H.349) senesinde Mısır’da vefât etti. Zünnûn-i Mısrî hazretlerinin yanına defnedildi. Kabr-i şerîfi Küçük Kurâfe’de Deylemî minâresi yanındadır... “GÖSTERİŞ YAPMIŞ OLURLAR!”
Ebü’l-Hayr el-Aktâ hazretleri buyurdu ki:
“Allahü teâlâyı zikreden, O’ndan bir karşılık beklememelidir. Kim zikrine karşılık Allahü teâlâdan bir şey bekler ve o beklediği şey olursa, karşılığında maddî bir şey aldığı için, zikrin bir mânâsı kalmaz.”
Kendisine; “Kalbin îmân ile dolu olmasına alâmet nedir?” diye soruldu. O; “Bütün Müslümanlara şefkat etmek, onların dertleri ile dertlenmek, işlerinde onlara yardımcı olmaktır. Nifakla dolu olan kalbin alâmeti; kin, hased ve düşmanlıktır” buyurdu.
İnsanları gösterişten sakındırır ve; “Yaptıkları ibâdetleri herkese gösterme arzusunda olan, gösteriş yapmış olur. Her durumunu, bulunduğu her hâlini, insanlara göstermek isteyen de, gösteriş yapmış demektir” buyururdu...
Ebü’l-Hayr el-Aktâ hazretleri, bir zaman talebelerine şöyle anlattı: “Sakın Allahü teâlâdan sabır istemeyin. Lütfunu isteyin. Lütuf, sabır acılığını tatmaktan iyidir. Çünkü sabır, bizim gibilere güç gelir.” Bundan sonra hazret-i Zekeriyyâ’nın kıssasını anlattı:
ONU TESTEREYLE BİÇTİLER!..
“Zekeriyyâ aleyhisselâm Yahûdîlerden kaçarken, bir ağacın yanından geçti. Ağaç dile gelip, ‘gel yâ Zekeriyyâ’ dedi. Zekeriyyâ aleyhisselâm ağaca yaklaştı. Ağaç açıldı, içine saklandı. Sonra ağaç, onu arayan düşmanlar geçerken dile gelerek, hazret-i Zekeriyyâ’nın kendi içinde saklı olduğunu söyledi. Birisi gelip ağaca bakınca; ‘İşte Zekeriyyâ buradadır’ dedi. Testereyi çıkarıp ağaçla birlikte onu da biçtiler. Testere, hazret-i Zekeriyyâ’nın başına geldiği zaman bir defâ; ‘Ah!’ dedi. Bunun üzerine Hak teâlâ ona; ‘Bir defâ ah dedin. Eğer ikinci defâ ah deseydin, izzetim ve celâlim hakkı için seni Peygamberlik dîvânından silerdim’ diye vahyetti. Zekeriyyâ aleyhisselâm hâline sabretti. Testereyle vücûdunu ikiye böldüler...”
Ebü’l-Hayr el-Aktâ hazretleri, vefat etmesine yakın buyurdu ki: “Kalp; niyetleri düzeltmek, yaptıklarımızı sırf Allah için yapmakla, riyâ ve gösteriş kirlerinden temizlenir. Beden de, Allahü teâlânın velî ve sâlih kullarına hizmet etmekle kıymet kazanır.”