Ahmed bin Mesrûk hazretleri, Bağdât’ta yaşamış olan büyük velîlerdendir. Tûs’ta doğdu. Doğum târihi bilinmemektedir. 910 (H.298) senesinde vefât etti. Kabr-i şerîfi Bağdât’ta Bâb-ü Harb mezarlığındadır...
“O’NUN İÇİN OLMAYAN SEVGİ!..”
Cüneyd-i Bağdâdî, Sırrî-yi Sekatî, Hâris el-Muhâsibî, Muhammed bin Mansur, Muhammed el-Bürülânî ile diğer velîlerin sohbetlerinde yetişip olgunlaştı. Ebû Ali Rodbârî’nin hocasıdır.
Bu mübarek zat, her halinde Allahü teâlânın rızâsını düşünür, O’nun için olmayan sevgiyi öldürücü zehir bilirdi. Talebelerine buyurdu ki:
“Bir kimse Allahü teâlâdan başkasına gönül verirse, O’ndan başkasında neşe bulursa, bu neşeleri dertler ocağı olur. Kim, Allahü teâlânın beğenmediği şeylere yakın olursa, bu yakınlıkların hepsi sıkıntıya dönüşür.”
“Müminlerin hakkına saygı, Allahü teâlânın hakkına saygıdandır.”
“Ömür çok değerli sermayedir. Ne yazık ki insanoğlunun çoğu bu sermayeyi boş yere tüketir. Gençlik yıllarımda dinçtim. Zorluklar beni yıldırmazdı. Ama artık ihtiyarlık devremi yaşıyorum. Geçmişte boşa geçirdiğim zamanlarıma üzülüyor, o günleri arıyor, ama bulamıyorum.”
“İnsan, terbiyesini Rabbinden almalı” diyerek söze başlar sonunda da; “Edebini Rabbinden alanı hiçbir şey mağlûb edemez” derdi. “Bir kimse kendini kurtarmak için aklını kullanmasını bilmezse aklı o kimseyi helâke götürür” sözü ağzından düşmezdi. İnsanları gafletten sakındırır; “Gafletin sebebi cahilliktir” buyururdu. Kendisine; “Aklımıza uygun olmayan düşünceler geliyor ne yapalım?” denildi. “Kim, Allahü teâlâdan korkarak kalbine gelen uygunsuz düşüncelerden korunmaya çalışırsa, Allahü teâlâ da o kimsenin uzuvlarını, bu türlü işleri yapmaktan korur, muhâfaza eder” buyurdu.
“MÂRİFET, ALLAHI TANIMAKTIR”
“Mârifet, Allahü teâlâyı tanımak, O’nu düşünüp tövbe, pişman olmakla, muhabbet ise Allahü teâlâya aşırı sevgi duymak ve sevgilinin irâdesine kusursuz teslim olmak ve emirlerine uymakla ele geçer.”
“İnsanları Hak teâlâdan alıkoyanlar istedikleri ibâdeti yapsınlar. Allahü teâlâ onları bağışlamayacaktır. İnsanların Allahü teâlâya kavuşmasına vesile olanları da Allahü teâlâ bağışlayacaktır.”
Ahmed bin Mesrûk hazretleri, vefat etmesine yakın günlerde buyurdu ki:
“Müminin kalbi Allahü teâlânın zikri ile kuvvetlenir.”