Abdülmecid Han, Osmanlı sultanlarının otuz birincisi ve İslam halifelerinin doksan altıncısıdır. Sultan İkinci Mahmud Hanın oğludur. Şehzadeliğinde iyi bir tahsil gördü. Avrupa’da yayınlanan neşriyatı yakından takip eden Abdülmecid Han, yenilik taraftarıydı. Babasının
1 Temmuz 1839’da vefatı üzerine on yedi yaşında tahta çıktı.
Abdülmecid Hanın devlet idaresinde yeterli tecrübesi yoktu. Devlet adamı boşluğu vardı ve uzun yıllar devam eden savaşlar sonunda çok toprak kaybedilmişti. “Tanzimat Fermanı”nı yayınladı...
Sultan Abdülmecid Han, devleti bu zor durumdan kurtarmak için çareler aradı. Bu sırada Avrupa’dan yeni dönen Mustafa Reşid Paşa Sultan’a Avrupa’nın yardımını sağlamak gibi bir bahaneyle “Gülhane Hatt-ı Hümayunu” adı ile meşhur olan “Tanzimat Fermanı”nı yayınlatmaya muvaffak oldu.
Kutsal yerler meselesi ve Romanya’nın işgali dolayısıyla Rusya’ya savaş açan Osmanlı Devleti, batılı devletlerin yardımını temin etti. Böylece Rusya ile vuku bulan 1853-55 “Kırım Harbi” görünüşte parlak bir zaferle neticelendi. Ancak cephedeki zafer, içeride Osmanlı Devletine pek pahalıya mal oldu! Batılı devletler yaptıkları yardımların karşılığı olarak Osmanlı ülkesinde Hristiyanlara yeni haklar verilmesi için 1856 “Islahat Fermanı”nı yayınlattılar.
Abdülmecid Hanın genç yaşta tahta çıkışı ile saf ve temiz kalpli olması onun, saltanatının hemen başında büyük bir hata yapmasına sebep oldu. Bu hata, Osmanlı tarihinde korkunç bir dönüm noktası olmuş ve bu muhteşem devlette bir yok olma devrinin başlamasına yol açmıştır. Bu hata; azılı ve sinsi Türk ve İslam düşmanı olan İngilizlerin tatlı dillerine aldanarak, İskoç masonlarının yetiştirdikleri cahilleri iş başına getirmesidir.
Padişah verem olmuştu!..
Devletin başına gelen gaileler ve sinsi düşmanların tuzaklarına düşmesi neticesinde Sultan hastalandı. Hastalığı veremdi!.. 1861 Kurban Bayramı’nı pek halsiz idrak etti. Bayram merasiminde (muayede) ayakta zor duruyordu. Herkese “Son muayedemizdir ve vedadır” dedi.
Saraya dönünce, komaya girdi. Yahya Efendi türbedarı meşhur Hacı Nuri Efendi getirildi. Kur’an-ı kerim okundu ve Kelime-i şehadet telkin ederken ruhunu teslim etti. (25 Haziran 1861). Kabri, “Yavuz Selim Camii” bahçesindedir.