ARA
OSMANLI HİKAYELERİ
 Kanuni Sultan Süleyman’ın son seferi Macaristan ile Avusturya sınırındaki Sigetvar üzerine oldu. Bu sefer sırasında da vefat etti. Haftalarca süren kuşatma sonunda, top ateşi altında kale duvarları delik deşik oldu ve harabeye döndü. Kaleyi savunan Avusturyalılar için artık kurtuluş yolu kalmamıştı. Bu durum karşısında Macar asıllı kale muhafızı, ölmek veya teslim olmak arasında bir tercih yapacaktı. Bu kahraman düşman, ölmeyi tercih etti ve üzerine ipekten bir elbise giydi, boynuna altın bir zincir taktı, başına geçirdiği sırmalı şapkasına da büyük elmaslı bir sorguç geçirdi. Ayrıca, cesedini ele geçirenlerin alması için  de cebine yüz altın koydu. Sonra kalenin anahtarları bir elinde olduğu halde, diğer eline de, başarılarından dolayı kendisine verilmiş olan, kabzası altın işlemeli dört kılıçtan birini aldı: -İlk şerefi ve şanı bu kılıçla kazandım. Şimdi ölürken de bu kılıçla öleceğim,   diyerek ileri atıldı. Fakat o anda alnına isabet eden bir kurşunla vurularak yere düştü. Savaştan sonra, onun yanında bulunlar esir alındı. Bir fırsatını bularak bu hadiseyi sadrazama anlattılar. Sokollu Mehmet Paşa, gözyaşlarını tutamadı ve:-Ne mutlu bize ki, böyle mert düşmanla harbettik,dedi.
Tüm İçerikler