Sultan II. Murad an, 12 Rebîulevvel 996 (10 Şubat 1588) günü bir tezkire çıkartarak:“Bu gece Server-i Kâinat, Mefhar-i Mevcûdât hazretlerinin dünyaya teşrif ettikleri gecedir. Ta’zîm ü ihtiram etmek gerektir.” Diyerek minarelerde kandiler yakılmasını emretti. Bu vesile ile camilerde ve mescidlerde mevlidler okundu, şenlikler yapıldı. Bu tarihten sonra her mevlid kandilinde aynı şenlikler, bütün Osmanlı Padişahları tarafın dan yapılmaya devam edildi. Önceleri Ayasofya’da yapılan merasimler, daha sonraları Sultan ahmed camiinde yapılmaya başlandı. Halkın büyük rağbetine mazhar olan mevlid kutlamaları zamanla bayram şekline büründü. Bazı camilerde bu gecelerde minareler arasında mahyalar kurulurdu. Padişahın da katıldığı Mevlid merasimlerinde, vezirlere, kadıaskerlere, ulemaya, büyük camilerin imamlarına ve sair devlet erkanına davet yazıları gönderilirdi. Camilere resmi kıyafetleriyle gelen misafirler, kendilerine ayrılan yerlere otururlardı. Daha sonra teşrifatçıbaşı getirdikleri buhurdanlıkları yakarak önlerine koyarlardı. Bu sırada müezzinler Kur’ân-ı Kerim okurlardı. Daha sonra Padişah Hazretleri teşrif eder, bu da hünkar mahfilinin penceresinin açılmasıyla cemaate bildirilince herkes hürmeten ayağa kalkardı. Müezzinlerin “tarif” okuma sından sonra Ayasofya ve Sultanahmed camilerinin hatibleri vaaz verirler, bu arada misafir lere buhur ve şerbetler dağıtılırdı. Vaazdan sonra vaizlere darüssade ağası tarafından hil’atler giydirilirdi. Ardından birinci mevlidhan mevlid-i şerifin birinci kısmını okur, sonra hil’at giydirilir di. İkinci mevlidhan mevlide başaldıktan biraz sonra müjdecibaşı Mekke Şerifinden gelen mektubu sadrazama teslim eder, o da okuması için Reisülküttaba verirdi. Mektub, Padiaşha okunduktan sonra müjdecibaşı ile Reisülküttaba hil’atler giydirilirdi. Daha sonra Padişah, Peşkir Ağası vasıtasıyla Sadrazama Medine’den gelen huramayı ikram eder, o da bunları dağıtırdı. Üçüncü mevlidhan kürsüye çıkınca sadrazamın, vezirlerin, ulema ve diğer ileri gelenlerin önlerine şeker tabakları konulurdu. Mevlidhan kürsüden indikten sonra Padişah saraya döner, halk da dağılırdı. Ekseriya Sultanahmed camiinde yapılan bu merasimler, daha sonraki devirlerde Bayezid, Beylerbeyi ve Eyyübsultan camilerinde de yapılmaya başlandı.Sultan Abdülaziz zamanında Mevlid merasimlerine gidip gelirken Padişah için askeri merasim yapılmış, gece bütün resmi binalar aydınlatılmış, namaz vakitlerinde Tophaneden ve harp gemilerinden toplar atılmıştı. Sultan II. Abdülamid Han ise, Mevlid kandillerinde İstanbul’daki I. Ordu resmi geçit töreni yapardı. Şehzadeler ve veliahd Padişahın yanında yer alırdı. Gece ise Yıldız camiinde Mevlid-i Şerif okunurdu. Davetlilere gülsuları dökülür, Hacı Bekir Efendiden alınan şekerler dağıtılırdı.