İmam-ı Gazali ki, âlim ve veli bir zat.
(Dünya hırsı) hakkında şöyle eder nasihat:
Çok yaşamak hırsının sebepleri ikidir.
Biri (dünya sevgisi), öteki (cahillik)tir.
Birinci şöyledir ki, kim severse dünyayı,
Bu sevgiden ötürü, istemez ayrılmayı.
Ölüp ayrılanları görünce de, bu sefer,
Hiç sevimli bulmayıp, ölümden nefret eder.
Uzaklaştırmak ister ölüm'ü kendisinden.
Hatırlamak istemez, silmek ister zihninden.
Onu unutmak için, dalar yeme içmeye.
Verir hem kendisini oyun ve eğlenceye.
İster ki, bu dünyada çok uzun yaşayayım.
Didinip fazla para, fazla eşya yığayım.
Hep bunları düşünür, hep buna kafa yorar.
Dünyalık ne görürse, elde etmek arzular.
Hatırına gelse de ahiret arada bir,
Der ki: (Daha vakit var, o, sonra olabilir.)
Yaşı ilerledikçe, der ki o bu sefer de:
(Sabret, ahiret için çalışırsın ilerde.)
Az daha yaşlanınca, der ki: (Henüz çok erken.
Şu işlerimi dahi bitireyim ölmeden.
Çocuklarımı dahi iş sahibi yapayım.
Ve onları, kimseye muhtaç bırakmayayım.
Şu dünya işlerine vereyim de nihayet,
Daha sonra oturup, yaparım hep ibadet.)
Onları da yapınca, der ki: (Kaldı bir işim.
Onu da yapayım da, rahat etsin şu içim.
Sonra ben yığamazsam yeterince mal, servet,
Yaptığım ibadetten, alamam tad ve lezzet.)
Bitirmeye bakarken lakin o bu işleri,
Bitenlerin yerine, eklenir yenileri.
Ahiret işlerini tehir eder durmadan.
Lakin hiç kurtulamaz, düştüğü bu bataktan.
Yarın, öbürgün derken, nihayet ölüm gelir.
Hasret ve üzüntüyle ayrılıp gidiverir.
Ekseri dolduranlar Cehennemin içini,
Bu tehir edenlerdir hep ahiret işini.
Nitekim Resulullah buyurdu ki: (Ey insan!
Her neyi seversen sev, ayrılacaksın ondan.)
Çok yaşamak arzusu, cahillikten de gelir.
İlmi olmadığından, gençliğine güvenir.
Bilmez ki bu ölenler, değil sırf ihtiyarlar.
Çocukken ve genç yaşta ölen nice insan var.
Çünkü ecel, tanımaz genci ve ihtiyarı.
Hatta genç ölenlerin daha çoktur miktarı.
Sonra o zanneder ki, ölmeden daha önce,
Bir hastalık gelir de vefat eder öylece.
Halbuki niceleri vardır ki ölenlerden,
Aniden ölmüşlerdir, bir hastalık gelmeden.
Nitekim bir çokları otururken, ayakta,
Yürürken, yemek yerken ölüyor kimi hatta.
Hastalık gelse dahi, ani gelir o da hep.
Bunları görmemeye, cahilliktir tek sebep.
O halde ölüm her an, herkese gelebilir.
Ahiret işlerini etmemeli hiç tehir.
Güneş gibi, daima tutmalı göz önünde.
Böyle yapan, kurtulur yarın mahşer gününde.