Evliyanın büyüğü Ebu Ali Cürcani,
Dine hizmet yolunda, tanımadı bir mani.
Ekseri bahsederdi ölümden, ahiretten.
Binlerce müslümanı uyandırdı gafletten.
Bir defa, kendisine sordular şu suali:
(İnsan kabre girince, nasıl olur ahvali?)
Buyurdu: Kardeşlerim, bir kimse etse vefat.
Başlar o kimse için, değişik başka hayat.
Defin bitip, cemaat dağılırken yanından,
O, ayak seslerini işitir mezarından.
O mevta, yalnız kalır artık o mezarında,
Amellerinden başka, kimse olmaz yanında.
İnsanlar ayrılınca, seslenir ona mezar,
Der ki: (Ey Ademoğlu, kıldın mı bende karar?
Bilir miydin buranın nasıl yer olduğunu?
Yoksa, hissetmedin mi öğrenmek lüzumunu?
Görürsün ki burası, hem dardır, hem karanlık.
Bulunmaz hem bu yerde ne yatak, ne de yastık.
Dün, üstümde gezerdin, pek gururlu olarak.
Kabir nasıl bir yerdir, etmedin mi hiç merak?
Benim içim, doludur böcek ve akrep ile.
Hazırlıksız geldinse, şimdi her şey nafile.
Üstümde, günahları eyledinse irtikab,
Şimdi benim içimde, revadır sana azap.
Hem de hiç hazırlıksız geldinse bu mezara,
Kurtarmaz bu azaptan seni ne mal, ne para.)
Eğer o ölen kişi, salih bir kimse ise,
Gaibten başka bir ses, cevap verir o sese.
Der ki: (Ne söylüyorsun bu mümine ey kabir!
Bu, öyle bir kimse ki, eyleme onu tahkir.
O, Rabbine inanıp, gece gün etti taat.
Hep islama muvafık dünyada sürdü hayat.
Emr-i maruf yaparak hizmet etti bu dine.
En ufak bir sıkıntı gösterme bu mümine.)
Bu sesin arkasından, genişler kabri hemen.
Cennet yaygılarıyla tefriş olur tamamen.
Daha sonra yanına, biri gelir pek güzel.
Çok nurlu ve sevimli, her bakımdan mükemmel.
Der ki: (Sen kimsin acep, ne güzelsin ve şirin.
Bu tenha yerde gelip, beni sevindirirsin?)
O der ki: (Sen dünyada eyledin iyi a'mal.
Beni, o amellerden halk eyledi Zülcelal.)
O ameller, dört yandan kuşatırlar o zatı.
Ondan ırak ederler gelecek mazarratı.
Azap melaikesi gelirlerse faraza,
(Namaz) karşı çıkarak, eder tam muhafaza.
Sonra, başka cihetten yaklaşırlarsa eğer,
(Oruc)u karşı çıkıp, mani olur bu sefer.
Onlar bunu görünce, giderler dönüp derhal.
Ve derler ki: (Ne güzel, mübarek olsun bu hal.)