ARA
SORULARLA İSLAMİYET / SUAL-CEVAB

Resulullaha bağlanmak

Sual: Bu zamanda gerçek evliya bulmak zor olduğuna göre, vefat etmiş evliyanın kitaplarını okuyup onlara bağlanacağımıza, direkt Peygamberimize bağlanmak gerekmez mi?
CEVAP
Allahü teâlâ, kullarına doğru yolu göstermek için, Peygamber efendimizi gönderdi. O vefat edince, Ona vekil olarak Evliyayı yarattı. (Eyyühel-veled)

Evliyanın kalbindeki feyizler, nurlar, güneşin ışığı gibi, her yere yayılmaktadır. İslamiyet’e uyan ve Onu seven Müslümanların kalblerine akar. Onların bu feyizleri aldıklarından haberleri olmaz. Kalblerinin temizlendiğini anlarlar. Karpuzun güneş karşısında olgunlaştığı gibi, kemale gelirler. Eshab-ı kiram, Resulullah’ın sohbetinde, böyle kemale geldiler. Müslümanın feyiz almasına mani olan en zararlı şey, bid’at sahibi olmaktır. (Mektubat-ı Rabbani 1/260)

İnsanda Allahü teâlânın rızasına kavuşmak arzusunu yok eden en zararlı şey, cahil tarikatçılardır. Bunların kitapları, sözleri, kalbleri karartır. Bunların tuzaklarına düşen kimse, sahte doktora giden hastaya benzer. (Mekt. Rabbani 1/61)

Bir Veliyi veya kitaplarını bulup, bunu tanımak, Resulullah’ın mübarek ruhuna bağlanmak içindir. Bir Veliyi düşünen, gönül gözüyle, onun mübarek kalbine bakmış olur. Orada Resulullah’ın mübarek kalbini görür. Böylece, Resulullah’a bağlanmış olur. Bizim Resulullah’ı düşünmemiz ancak böyle olur. Bu suretle, Evliyanın kabirlerinden, ruhlarından feyz almak, mümkün ve kolay olur.

Din bilgileri, ikiye ayrılır:
1- Beden bilgileri,
2- Kalb bilgileri.

Beden bilgileri edile-i şer’iyye denilen dört kaynaktan öğrenilmiş, fıkıh kitapları vasıtasıyla bizlere gelmiştir. Resulullah’a uymak isteyenlerin, fıkıh kitaplarının bildirdiği ve mürşid-i kâmilin söylediği gibi ibadet etmeleri lazımdır. Kalb bilgileriyse bizlere, Evliyanın kalbleri vasıtasıyla gelmiştir. Evliya, insanın kalbiyle Resulullah’ın mübarek kalbi arasında, bir vasıtadır. (Ben beden bilgilerini, doğruca Resulullah’ın sözlerinden, yani hadis-i şeriflerden öğreneceğim) diyenler, hadis-i şerifleri yanlış anlayarak, nefsin ve şeytanın tuzaklarına düştükleri gibi, (Ben kalb bilgilerini doğruca Resulullah’ın kalbinden alacağım) diyenler de, nefsin ve şeytanın tuzaklarına düşmüşlerdir. Beden bilgilerinin, Ehl-i sünnet âlimlerinin sözlerinden veya kitaplarından, kalb bilgilerinin de, bu âlimlerin, hayatta olanlarının kalblerinden, vefatlarından sonra da, [kitaplarını severek okuyup] ruhlarından alınması lazımdır. Bu bilgilerin mütehassısları olan müctehidler ve veliler, böyle söylemişlerdir. (S. Ebediyye)